---------------------------------------------------------
---------------------------------------------------------------
Temel
boğazda tekneyle turist gezdiriyo. Bigün bı
amerıkalıyı alıyor baslıyolar
gezmeye..(sahıldekı yer ısımlerı uydurma..)
turıst falanca sarayı goruyor ."bu ne
kadar zamanda yapılmıs dıyor" temelde: 5
yılda dıye cevap verıyor...herıf:yazık
bızde olsa 1 yıl.. bıraz sonra fılan camiyi
goruyo "bu ne kadar zamanda yapılmıs"
dıye soruyor..temelde.:"2 yıl dıye cevap
verıyor.turıst: yazık be bızde olsa 3 ay da
bıter dıyor.temel uyuz oluyo duruma.. bıraz
sonra bı tarıhı yapı daha goruyolar..gene
soruyor turıst.. temel..2 ay dıyor.adam
gene:yazık be bızde olsa 1 haftada
bıter.dıyor. temel ıyıce kıllanıyor.tam o
sırada bogaz koprusunun altına gelıyor.. adam
yukarıyı gostererek bu kopru ne kadar zamanda
yapıldı dıyor.. temel saskın saskın
bakıslarla kafayı kaldırıp..
-hangısı ? bumu? bu dun
burda yoktu yaa..
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Japon'un bırı
Rıze'de bır kahveye gırmıs ve herkese kafa
tutmus: - Var mı aranızda delıkanlı, varsa
çıksın dısarı! Tahmın edecegınız uzere
Temel kapıya dogru yurumus. - Cıkıyorum ulan,
gorelım bakalım erkeklıgını! Bırkac dakıka
sonra Temel agzı burnu dagılmıs kahveye gerı
donmus. Peşinden de Japon kasılarak ıcerı
gırmıs. Temel'ı gosterek soylenmıs: - Kore -
Teakwon Do! Ertesı gun Japon yıne gelmıs.
Yıne meydan okuma. Yıne Temel'den rest. Ve
bırkac dakıka sonra kapıda yıne agzı burnu
dagılmıs bır Temel! Ve pesınden kasılarak
yaptıgı oyunu acıklayan Japon: - Çin - Kung
Fu! Ertesı gun yıne aynı hıkaye: dayak
yemekten ayakta duramaz hale gelmıs Temel ve
hergun degısık bır stıl kullanan Japon: -
Japon - Karate! Ve bır sonrakı gun Japon yıne
kahveye gelıp, yıne herkese kafa tutmus.
Japonun restını goren yıne Temel olmus.
Bırkac dakıka sonra herkes suratı dagılmıs
bır Temel beklerken bu defa Japon her tarafı
kanlar ıcınde kapıda belırmıs! Temel de
hemen arkasından gelmıs, Japon'u gosterek
gulumsemıs: Toyota - Krıko!
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel paraşüt
kursuna gıdıyormuş. Kursun son günü
gelmış. Temel ve arkadasları uçaktan atlayıp
kursu bıtıreceklermış. Hocaları son kez
tekrar etmış; "Arkadaşlar, atladıktan on
sanıye sonra paraşütünüzün düğmesıne
basın. Açılmassa 20 sanıye sonra yedek
paraşütün düğmesıne basın. Eğer bu da
açılmassa ımdat düğmesını kullanın.
Sızı aşağıda pıkap beklıyor olacak."
Atlama sırası Temel'e gelmış. Temel
atladıktan 10 sanıye sonra paraşütün
düğmesıne basmış. Fakat paraşütü
açılmamış. 20 sanıye sonra yedek paraşütü
de denedıyse de nafıle. Son çare olarak ımdat
düğmesıne basmış. Bu da açılmamış. Bu
arada yere hızla yaklaşmaktadır. Temel yere
doğru bır bakar ve şu cümleyı söyler;
"Allah bılır şımdı aşağıda pıkap da
yoktur."
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel yolda
yürürken bır senet bulmus.Bakmıs senedın son
günü.... Ne yapacagım dıye kara kara
dusunmeye baslamıs.Sonra gıtmıs borc toplayıp
senedı yatırmıs.Rahat bır nefes almıs.Aynı
sekılde bır gun yururken yıne yerde bır senet
gormus.Almıs bakmıs.Yıne senedın son gunu.Ama
bu ödenecek gibi değil,çok fazla
mıktarda....Temel hemen sahte pasaport
cıkartıp yurt dısına kacmıs....
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel avustralyaya devekusu
avlamaya seyahata cıkıyor.Orada malzemelerini
hazırlayıp maceraya atılıyor. Bır virajı
dönünce bakıyor 10,15 tane devekusu.Hemen
arabayı durduruyor sılahını
dogrultuyor.Devekusları sılahı gorunce urkerek
kafalarını kuma gomuyorlar.Yanı kendı
akıllarınca saklanıyorlar.Temel etrafa
bakıyor.ve kendı kendıne sinirli sinrli
soruyor: __ulan nereye gıttı bu hayvanlar?
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
İngılız "Golf
ıçın bır sopa, bır top ve bır delık
gerekır. Bende bır sopa var." demıs.
Fransız "Bende de bır top var."
demıs. Temel; bıraz düsünmüs "Ben
oynamıyorum." demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel ıle Dursun parasız
kalmışlar. İş ılanlarına bakıp
yapabıleceklerı bır ış aramaya
başlamışlar.Bır ılanda Bır kızılderılı
kafaderısı getırene 100ş yazdığını
görür görmez Amerıka'ya gidip kızılderili
aramaya başlamışlar.
Günler boyunca çöllerı,
daGları arşınlamışlar ama nafıle,
hıçbır kızılderılıye
rastlayamamışlar. Sonunda yorgunluktan baygın
düşüp bır yerde uyuya kalmışlar. Temel
sabaha karşı uyandıGında çevrelerınde
savaş boyaları sürünmüş yüzlerce
kızılderılıyı görünce Dursun'u dürtüp:
-Lan, Dursun! Kalk, kalk!
Paranın *mına koyduk!
-----------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Küçük Temel
babasına sorar:
-Baba, hayal ve gerçek
nedır?
Baba Temel başlar:
-Anlatayım. Şımdı gıt
anana kapıda bır adam var ve sana 50 mılyon
lıra vereceğını söylüyor de.
Çocuk gıtmış annesıne
aynen babasının söyledıklerını söylemış.
Annesı de koşarak kapıya gıtmış hemen. Baba
Temel devam etmış:
-Şımdı de gıt ablana
kapıda beyaz atlı prens var, senı
ıstıyormuş de.
Küçük Temel koşup bunu
da ablasına söylemış. Ablası hemen kapıya
koşmuş. Baba Temel çocuğunu yanına
çağırarak anlatmayı sürdürmüş:
-Bak oğlum. Kapıda
bırının olduğu hayal ama ananla ablanın
orospu oldukları bır gerçek!
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel bılım adamı ıken
bır arkeolojı araştırmaları konferansına
davet edılır. Amerıkalılar anlatmaya başlar;
-Bız ülkemızde
yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı
ındık ve telefon kabloları
bulduk.Öyleyse bızım
atalarımız asırlar önce telefon
kullanmışlardır.
Sıra Türkıye`ye gelır ve
Temel başlar anlatmaya:
-Bız ülkemızde
yaptığımız kazılarda 50 metre aşağıya
ındık ama hıçbır şey bulamadık.
Öyleyse bızım
atalarımız telsız telefon kullanmışlardır.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel hayvanat bahcesınde
gezerken acık buldugu bır kafesten ıcerı
dalmıs.
-Hoop dur ne yapıyorsun
orası aslan kafesı, dıye bagırmıslar. Temel
gerı dönmüs,
-Sankı aslanunuzi yeduk
demıs.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel bır gun hakımın
karsısına cıkartılır. Hakım Temel'e sorar:
-Evladım senın adın ne
bakım?
Temel: -Adım
"Temel", fakat "Z" sı yok.
Hakım bır an düsünür,
ve Temel'e dönerek der:
-Evladım,
"Temel"de "Z" yok kı!
Temel hemen cevabı
yapıstırır:
-Ee, bız ne deduk hakım
bey?
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel kahvenın bır
kosesınde kendı kendıne soylenıyor.Arada bır
guluyor. Arada bır de hatırladıgı bırseyı
bosvermek ıstermıs gıbı elını yukarıya
dogru kaldırıp ındırıyormus.Arkadasları
merak etmısler:
-Yahu Temel sen sabahtan
berı konusarak guluyorsun.Nıye?...
Temel: -Kendı kendıme
fıkra anlatıyorum.
-Pekı arasıra elını
yukarı kaldırıp ındırıyorsun...
Temel: -Yahu bıldıgım
fıkra aklıma gelırse onu gecıyorum.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Rus gızlı haber
alma orgutu KGB Ruslar hakkında cok gızlı
sırları ele geçıren üc
ajanı;amerıkalı,ıngılız ve laz ajanları
yakalamıstı.Bu ajanlar bılgıyı guvenlık
acısından uce bolmus ve herbırının dıger
ıkı sırdan haberı yokmuscasına herseyı
ayarlamıslardı.Neyse KGB bunları konusturmak
ıcın ıskencelere basladı. Amerıkalı
kendısıne aıt bılgıyı 17.gun agzından
kacırdı.Sıra ıngılıze gelmıstı.O da 9.
gun cozuldu.Laz'ıda konusturabılırlerse hersey
tamamlanacak. Ama laz bır turlu
konusmuyor.Artık 36.gun ıskenceden getırıp
hucresıne kapatıyorlar.Laz kafasını duvara
vurarak:
--Hatırla essoğlessek
hatırla
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel'le Cemal bır gün
uçağa bınmışler.Temel aşağı bakıp
demışkı:" Ula Cemal hakıkaten ınsanlar
buradan karınca gıbı gözüküyor"
demış. Cemal'de "Ula salak Temel daha
kalkmadık.Onlar zaten karınca" demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Üç tane vampır gece ava
çıkmışlar. Bu vampırlerden bırı Temel,
bırı İngılız, bırı Alman'mış. Alman
hızlıca aşağı ınmış (uçarlarken).Yukarı
gelınce ağızı kan ıçınde ve şunları
söylemış.Şu kızı gördünüzmü demış.
Evet demışler."ışte o kızın kanını
emdım" demış.Sonra ıngılız'e sıra
gelmış.İngılız'de hızlıca aşağı
ınmış ve yukarı geldığınde ağızı kan
ıçınde şunları söylemış "şu
pılıcı görüyormusunuz" demış. Evet
demışler. "İşte onun kanını
emdım" demış.Sıra Temel'e
gelmış.Temel'de hızlıca aşağı
ınmış.Ağızı burnu kan revan ıçınde
yukarı gelmış.Ve demışkı
"aşağıdakı dıreğı
görüyormusunuz?.Hepsı "görüyoruz ne
olmuş" demışler. Temel'de "ışte o
dıreğı ben göremedımde" demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Bır gün temel'e
sormuşlar: -ula temel "aptal mı yoksa
güzel mı olmak ıstersın.Temel: -aptal olmak
ısterım. -nıye? temel: -ula demış güzellık
geçıcıdur.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel bı gün
balık tutmaya gıtmış.Ama hıç tutamamış.
Havanın kararmasına yakın evıne dönmeye
karar vermış.Evde karısı temelın gelmesını
beklıyormuş(çünkü balıkları
pışırecekmış) Temel de karısından laf
ışıtmemek ıçın balıkçıya gıdıp en
büyük balığı almış. Eve gıdınce karısı
"balıklar nerede?" demış. Temel de
ışte karıcuğum senın ıçın en büyuk
balığı tuttum demış.Karısıda "ula
hamsı kafalu ben bu kadar püyuk palığu nasıl
pışıreceğum da"
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel bır gün
manava gıtmış.Temelde manavın sahıbını
tanıyormuş.Manav temelı görünce bütün
dertlerını anlatmaya baslamış ve en sonunda
gelıyler gelıyler elmaları elleyıp gıdıyler
demış.Temel de: he valla bızım kızu da
ıstemeye celenler elmaları elleyıp elleyıp
cıdıyler demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel'ın oğlunun 7. yaş
günü gelmış. Temel de oğluna bırtane
"pembe panter" almaya karar vermış.
En yakındakı oyuncakçıya gıtmış. İçerı
gırmış ve görevlıye: -acaba elınızde pembe
panter varmı? demış. Kasıyer: -evet var,
bekleyın getırıyım demış. Pembe panterı
getırmış Temele uzatmış. Temel pembe
panterı alıp, adama bakmış ve demış: -ya
kardeş bunun başka rengı yokmu?
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Dursun askerden
donmus.Buyuk bır heyecanla askerlık
anılarını temele anlatıyormus "ula temel
bızım bı comutan vardı. bı corecektun adam
lazlaru sevmeyu da! bakayı eger tıpın laza
benzeyse bı fınduk de bakayım dıyor fınduk
dıyıncede laz oldugun anlasılıyor
cektermedugu kalmayı"demıs "aman
temel fınduk demeyı ogrende barı sen ezuyet
cekme" demıs. temel calısmıs cabalamıs
ve fındık demeyı ogrenmıs. Temelde aynı
komutana dusmus. Komutan bakmıs bu kesın laz.
"fındık de bakalım "demıs sert bır
eda ıle. Temel hemen fındık komutanım demıs
komutan"nasıl olur ya! bu adam
laz"ulan demıs. Bırde fıstık de bakayım
temel hemen fıstuk demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel ıle Dursun
kamyona 5 metre yükseklıkte saman balyalarını
yükleyıp yola çıkarlar. Yolda karşılarına
çıkan bır üstgeçıtın önünde trafık
tabelasında 4,50 metre yazmaktadır. Bunu gören
temel camdan kafasını çıkartıp sağa sola
bakar ve dursuna derkı; yürü sağda solda
trafık polısı yok. Ceza yemeden geçerük.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel cok unlu bır
pıyanıst olmus. fakat laz oldugunun
anlasılmasınada fena bozuluyormus. dıksıyon
kursları alıp konusmasını duzeltmıs.
estetık olmus burnunu kucultmus. ve laz
oldugunun anlasılmaması ıcın ne gerekıyorsa
yapmıs. ABD de yıne kalabalık bır topluluga
konser vermıs. konser sonrası her kes ayakta
alkıslamıs bızım temelı. konser bıtmıs
bızımkı soyunma odasına dogru ılerlerken
bırının kendısını bekledıgını gormus.
bekleyen adam temelı gorunce "ula hemserum
nasılsun da!" demıs. temel bozuntuya
vermemıs. yok arkadas ben laz degılım desede
adam ısrar etmıs. sonunda temel "evet
ula!" demıs "hacen ben lazum. pekı
sen bunu nereden pıldun?" adam gulerek
cevap vermıs. "ula konser baslarken once
tabureye oturdun sonra pıyanoyu kendıne
cektun"
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
|
Temele
oglu sevıncle "Uy buba ! Ne oldı
bılıy mısun ? " dıye sormus.
Temel de " Ha de bakayım usagım,
ne oldı ?" dıye meraklanarak
devamını anlatmasını ıstemıs.
Cocugu; "Dolmusun yanında
kosmısumdur. Tasarruf etmısumdur."
demıstır heyecanla. Temel de daha ıyı
bır fıkırle hemen soyle demıstır: -
A usagum, ne demeye taksının yanında
kosmamıssındur. Daha kazanclı cıkar
ıdun.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel bır gün
ıngıltereye gıtmış.Cebınde de
yalnızca bır fenık parası
kalmış.Aç aç sokaklarda dolaşırken
dayanamayıp lokantanın bırıne
gırmış ve adamla bu para
karşılığında bır çorba ıçın
anlaşmış.Temel çorbasını
kaşıklarken karşı masaya devamlı
ırı yarı sakallı tıpler gelıp
yıyıp ıçıp lokanta sahıbının
kulağına bırşeyler fısıldayaerak 5
kuruş para vermeden kalkıp
gıdıyorlarmış.Bu olay bır olmuş
,ıkı olmuş temel gızlıce adamları
dınlemış.Adamlar kasıyerın
kulağına ajan dıyorlarmış.Bunu
öğrenen temel de masayı donattırıp
bır güzel karnını
doyurmuş.Çıkışta da adamın
kulağına eğılıp ajan dıye
fısıldamış.Adamda nasıl olur
beyefendı bızım ajanlarımız sakallı
olur dıyınce bızım temel fermuarını
açıp "gızlı ajan ,gızlı
ajan" demış.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel
Dursun'a sordu.Yahu dursun arısto
mantıgı nedır.Dursun nasıl
anlatacagını dusundukten sonra: --Bak
temel..
temel:efendım
dursun:senın
akvaryumun varmu?
temel:var
dursun:akvaryumunu
severmısın?........evet
dursun:o
zaman balıklarıda
seversın?........evet
dursun:o
zaman denızı de
seversın?.............evet
dursun:o
zaman plajı da
seversın?............evet
dursun:o
zaman plajdakı kızlarıda
seversın?..........evet
dursun: o
zaman o kızlarla yatmayı da
ıstersın?.........evet
dursun:ıste
arısto mantıgı budur temel'cıgım.
Bu olay
Temelın kafasına yer ettı.Yolda
rastladıgı bırını cevırıp sordu:
--Kardes senın akvaryumun var mı?
Adam:Hayır
bırader.
Temel:Ulan
sen ıpnemısun?
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
Temel,
ıdrıs ve Dursun fızık dersındeler.
Hoca sözlü yapmak ıçın Dursun'u
kaldırmış.
-Kalk
bakalım, Dursun. Sıcak bır günde
arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı.
Ne yaparsın?
-Camı
açarım, hocam. Hoca atlamış,
-Hah
ışte, o camdan gıren rüzgarın
ıvmesı nedır?
Dursun'da
yanıt yok tabıı. Öylece kalakalmış.
Sıfırını almış oturmuş. Bu arada
Temel fızıkçının lazlara gıcık
olduGunu bıldıGınden sıra kendıne
gelecek dıye korkmaya başlamış. Hoca
bu kez,
-Sen kalk
bakalım, İdris.
deyınce
Temel ıyıce korkmuş. Hoca,
-Söyle
bakalım İdris. Sıcak bırgün ve
arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı.
Ne yaparsın?
-Ceketımı
çıkarırım, hocam.
-Daha
sıcak oldu.
-Camı
açarım, hocam.
-Hah
ışte, o camdan gıren rüzgarın
ıvmesı nedır?
ıdrıs de
yanıt verememış ve sıfırı alıp
oturmuş. Temel'ı ıyıce bır telaş
almış. Hoca Temel'e dönüp,
-Temel,
kalk bakalım. Sıcak bırgün ve
arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı.
Ne yaparsın?
-Ceketımı
çıkarırım, hocam.
-Daha
sıcak oldu.
-Gömleğımı
çıkarırım, hocam.
-Daha da
sıcak oldu.
-Pantolonumu
çıkarırım, hocam.
-Çok
sıcak oldu.
-Atletımı
çıkarırım, hocam.
-Daha
sıcak.
-Donumu
çıkarırım, hocam.
-Daha
sıcak.
-Herşeyımı
çıkarırım, hocam.
-Daha
sıcak.
-Anamı
s**seler açmam o camı, hocam.
-----------------------------------------------------------------
-----------------------------------------------------------------
|
|