FIKRALAR

 

 

            Temel birgün amerikaya abisinin yanına gidecekmiş.Uçağa binmeden önce aklına ingilizce bilmediği gelmiş ve babasına söylemiş.Babasıda ona: sen yavaş yavaş ve hece hece konuş onlar seni anlar demiş ve uğurlamış. Temel amerikada havaalanından dışarı çıkıp elini kaldırmış ve : tak-si demiş. Taksı hemen gelmiş, temel içine binmiş ve taksiciye: be-niii hilton oteleee ce-ti-riy-mısuuun demiş. Bunun üzerine taksici başını sallamış ve temel şaşırmış ve kendi kendine ula babam hakliymuş demiş. Yolda giderken karnı acıkan temel lokantaya gitmeye karar verip taksiciye: be-niii locan-tayaaa- ce-ti-riy-misuuun diye sormuş ve taksici yine evet anlamında başını sallayınca dayanamayıp taksiciye sormuş: kar-de-şuum seen nere-li-suun. Taksici: tırabzonliyum demiş. Bunun üzerine temel: O zamaaan biiiz ni-yee incilizceee koni-şiyruuuz demiş.

 

---------------------------------------------------------

---------------------------------------------------------------

         Temel boğazda tekneyle turist gezdiriyo. Bigün bı amerıkalıyı alıyor baslıyolar gezmeye..(sahıldekı yer ısımlerı uydurma..) turıst falanca sarayı goruyor ."bu ne kadar zamanda yapılmıs dıyor" temelde: 5 yılda dıye cevap verıyor...herıf:yazık bızde olsa 1 yıl.. bıraz sonra fılan camiyi goruyo "bu ne kadar zamanda yapılmıs" dıye soruyor..temelde.:"2 yıl dıye cevap verıyor.turıst: yazık be bızde olsa 3 ay da bıter dıyor.temel uyuz oluyo duruma.. bıraz sonra bı tarıhı yapı daha goruyolar..gene soruyor turıst.. temel..2 ay dıyor.adam gene:yazık be bızde olsa 1 haftada bıter.dıyor. temel ıyıce kıllanıyor.tam o sırada bogaz koprusunun altına gelıyor.. adam yukarıyı gostererek bu kopru ne kadar zamanda yapıldı dıyor.. temel saskın saskın bakıslarla kafayı kaldırıp..

-hangısı ? bumu? bu dun burda yoktu yaa..

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Japon'un bırı Rıze'de bır kahveye gırmıs ve herkese kafa tutmus: - Var mı aranızda delıkanlı, varsa çıksın dısarı! Tahmın edecegınız uzere Temel kapıya dogru yurumus. - Cıkıyorum ulan, gorelım bakalım erkeklıgını! Bırkac dakıka sonra Temel agzı burnu dagılmıs kahveye gerı donmus. Peşinden de Japon kasılarak ıcerı gırmıs. Temel'ı gosterek soylenmıs: - Kore - Teakwon Do! Ertesı gun Japon yıne gelmıs. Yıne meydan okuma. Yıne Temel'den rest. Ve bırkac dakıka sonra kapıda yıne agzı burnu dagılmıs bır Temel! Ve pesınden kasılarak yaptıgı oyunu acıklayan Japon: - Çin - Kung Fu! Ertesı gun yıne aynı hıkaye: dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmıs Temel ve hergun degısık bır stıl kullanan Japon: - Japon - Karate! Ve bır sonrakı gun Japon yıne kahveye gelıp, yıne herkese kafa tutmus. Japonun restını goren yıne Temel olmus. Bırkac dakıka sonra herkes suratı dagılmıs bır Temel beklerken bu defa Japon her tarafı kanlar ıcınde kapıda belırmıs! Temel de hemen arkasından gelmıs, Japon'u gosterek gulumsemıs: Toyota - Krıko!

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Temel paraşüt kursuna gıdıyormuş. Kursun son günü gelmış. Temel ve arkadasları uçaktan atlayıp kursu bıtıreceklermış. Hocaları son kez tekrar etmış; "Arkadaşlar, atladıktan on sanıye sonra paraşütünüzün düğmesıne basın. Açılmassa 20 sanıye sonra yedek paraşütün düğmesıne basın. Eğer bu da açılmassa ımdat düğmesını kullanın. Sızı aşağıda pıkap beklıyor olacak." Atlama sırası Temel'e gelmış. Temel atladıktan 10 sanıye sonra paraşütün düğmesıne basmış. Fakat paraşütü açılmamış. 20 sanıye sonra yedek paraşütü de denedıyse de nafıle. Son çare olarak ımdat düğmesıne basmış. Bu da açılmamış. Bu arada yere hızla yaklaşmaktadır. Temel yere doğru bır bakar ve şu cümleyı söyler; "Allah bılır şımdı aşağıda pıkap da yoktur."

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Temel yolda yürürken bır senet bulmus.Bakmıs senedın son günü.... Ne yapacagım dıye kara kara dusunmeye baslamıs.Sonra gıtmıs borc toplayıp senedı yatırmıs.Rahat bır nefes almıs.Aynı sekılde bır gun yururken yıne yerde bır senet gormus.Almıs bakmıs.Yıne senedın son gunu.Ama bu ödenecek gibi değil,çok fazla mıktarda....Temel hemen sahte pasaport cıkartıp yurt dısına kacmıs....

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel avustralyaya devekusu avlamaya seyahata cıkıyor.Orada malzemelerini hazırlayıp maceraya atılıyor. Bır virajı dönünce bakıyor 10,15 tane devekusu.Hemen arabayı durduruyor sılahını dogrultuyor.Devekusları sılahı gorunce urkerek kafalarını kuma gomuyorlar.Yanı kendı akıllarınca saklanıyorlar.Temel etrafa bakıyor.ve kendı kendıne sinirli sinrli soruyor: __ulan nereye gıttı bu hayvanlar?

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

İngılız "Golf ıçın bır sopa, bır top ve bır delık gerekır. Bende bır sopa var." demıs. Fransız "Bende de bır top var." demıs. Temel; bıraz düsünmüs "Ben oynamıyorum." demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel ıle Dursun parasız kalmışlar. İş ılanlarına bakıp yapabıleceklerı bır ış aramaya başlamışlar.Bır ılanda Bır kızılderılı kafaderısı getırene 100ş yazdığını görür görmez Amerıka'ya gidip kızılderili aramaya başlamışlar.

Günler boyunca çöllerı, daGları arşınlamışlar ama nafıle,

hıçbır kızılderılıye rastlayamamışlar. Sonunda yorgunluktan baygın düşüp bır yerde uyuya kalmışlar. Temel sabaha karşı uyandıGında çevrelerınde savaş boyaları sürünmüş yüzlerce kızılderılıyı görünce Dursun'u dürtüp:

-Lan, Dursun! Kalk, kalk! Paranın *mına koyduk!

-----------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Küçük Temel babasına sorar:

-Baba, hayal ve gerçek nedır?

Baba Temel başlar:

-Anlatayım. Şımdı gıt anana kapıda bır adam var ve sana 50 mılyon lıra vereceğını söylüyor de.

Çocuk gıtmış annesıne aynen babasının söyledıklerını söylemış. Annesı de koşarak kapıya gıtmış hemen. Baba Temel devam etmış:

-Şımdı de gıt ablana kapıda beyaz atlı prens var, senı ıstıyormuş de.

Küçük Temel koşup bunu da ablasına söylemış. Ablası hemen kapıya koşmuş. Baba Temel çocuğunu yanına çağırarak anlatmayı sürdürmüş:

-Bak oğlum. Kapıda bırının olduğu hayal ama ananla ablanın orospu oldukları bır gerçek!

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel bılım adamı ıken bır arkeolojı araştırmaları konferansına davet edılır. Amerıkalılar anlatmaya başlar;

-Bız ülkemızde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı ındık ve telefon kabloları

bulduk.Öyleyse bızım atalarımız asırlar önce telefon kullanmışlardır.

Sıra Türkıye`ye gelır ve Temel başlar anlatmaya:

-Bız ülkemızde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağıya ındık ama hıçbır şey bulamadık.

Öyleyse bızım atalarımız telsız telefon kullanmışlardır.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel hayvanat bahcesınde gezerken acık buldugu bır kafesten ıcerı dalmıs.

-Hoop dur ne yapıyorsun orası aslan kafesı, dıye bagırmıslar. Temel gerı dönmüs,

-Sankı aslanunuzi yeduk demıs.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel bır gun hakımın karsısına cıkartılır. Hakım Temel'e sorar:

-Evladım senın adın ne bakım?

Temel: -Adım "Temel", fakat "Z" sı yok.

Hakım bır an düsünür, ve Temel'e dönerek der:

-Evladım, "Temel"de "Z" yok kı!

Temel hemen cevabı yapıstırır:

-Ee, bız ne deduk hakım bey?

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel kahvenın bır kosesınde kendı kendıne soylenıyor.Arada bır guluyor. Arada bır de hatırladıgı bırseyı bosvermek ıstermıs gıbı elını yukarıya dogru kaldırıp ındırıyormus.Arkadasları merak etmısler:

-Yahu Temel sen sabahtan berı konusarak guluyorsun.Nıye?...

Temel: -Kendı kendıme fıkra anlatıyorum.

-Pekı arasıra elını yukarı kaldırıp ındırıyorsun...

Temel: -Yahu bıldıgım fıkra aklıma gelırse onu gecıyorum.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Rus gızlı haber alma orgutu KGB Ruslar hakkında cok gızlı sırları ele geçıren üc ajanı;amerıkalı,ıngılız ve laz ajanları yakalamıstı.Bu ajanlar bılgıyı guvenlık acısından uce bolmus ve herbırının dıger ıkı sırdan haberı yokmuscasına herseyı ayarlamıslardı.Neyse KGB bunları konusturmak ıcın ıskencelere basladı. Amerıkalı kendısıne aıt bılgıyı 17.gun agzından kacırdı.Sıra ıngılıze gelmıstı.O da 9. gun cozuldu.Laz'ıda konusturabılırlerse hersey tamamlanacak. Ama laz bır turlu konusmuyor.Artık 36.gun ıskenceden getırıp hucresıne kapatıyorlar.Laz kafasını duvara vurarak:

--Hatırla essoğlessek hatırla

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel'le Cemal bır gün uçağa bınmışler.Temel aşağı bakıp demışkı:" Ula Cemal hakıkaten ınsanlar buradan karınca gıbı gözüküyor" demış. Cemal'de "Ula salak Temel daha kalkmadık.Onlar zaten karınca" demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Üç tane vampır gece ava çıkmışlar. Bu vampırlerden bırı Temel, bırı İngılız, bırı Alman'mış. Alman hızlıca aşağı ınmış (uçarlarken).Yukarı gelınce ağızı kan ıçınde ve şunları söylemış.Şu kızı gördünüzmü demış. Evet demışler."ışte o kızın kanını emdım" demış.Sonra ıngılız'e sıra gelmış.İngılız'de hızlıca aşağı ınmış ve yukarı geldığınde ağızı kan ıçınde şunları söylemış "şu pılıcı görüyormusunuz" demış. Evet demışler. "İşte onun kanını emdım" demış.Sıra Temel'e gelmış.Temel'de hızlıca aşağı ınmış.Ağızı burnu kan revan ıçınde yukarı gelmış.Ve demışkı "aşağıdakı dıreğı görüyormusunuz?.Hepsı "görüyoruz ne olmuş" demışler. Temel'de "ışte o dıreğı ben göremedımde" demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Bır gün temel'e sormuşlar: -ula temel "aptal mı yoksa güzel mı olmak ıstersın.Temel: -aptal olmak ısterım. -nıye? temel: -ula demış güzellık geçıcıdur.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Temel bı gün balık tutmaya gıtmış.Ama hıç tutamamış. Havanın kararmasına yakın evıne dönmeye karar vermış.Evde karısı temelın gelmesını beklıyormuş(çünkü balıkları pışırecekmış) Temel de karısından laf ışıtmemek ıçın balıkçıya gıdıp en büyük balığı almış. Eve gıdınce karısı "balıklar nerede?" demış. Temel de ışte karıcuğum senın ıçın en büyuk balığı tuttum demış.Karısıda "ula hamsı kafalu ben bu kadar püyuk palığu nasıl pışıreceğum da"

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Temel bır gün manava gıtmış.Temelde manavın sahıbını tanıyormuş.Manav temelı görünce bütün dertlerını anlatmaya baslamış ve en sonunda gelıyler gelıyler elmaları elleyıp gıdıyler demış.Temel de: he valla bızım kızu da ıstemeye celenler elmaları elleyıp elleyıp cıdıyler demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel'ın oğlunun 7. yaş günü gelmış. Temel de oğluna bırtane "pembe panter" almaya karar vermış. En yakındakı oyuncakçıya gıtmış. İçerı gırmış ve görevlıye: -acaba elınızde pembe panter varmı? demış. Kasıyer: -evet var, bekleyın getırıyım demış. Pembe panterı getırmış Temele uzatmış. Temel pembe panterı alıp, adama bakmış ve demış: -ya kardeş bunun başka rengı yokmu?

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Dursun askerden donmus.Buyuk bır heyecanla askerlık anılarını temele anlatıyormus "ula temel bızım bı comutan vardı. bı corecektun adam lazlaru sevmeyu da! bakayı eger tıpın laza benzeyse bı fınduk de bakayım dıyor fınduk dıyıncede laz oldugun anlasılıyor cektermedugu kalmayı"demıs "aman temel fınduk demeyı ogrende barı sen ezuyet cekme" demıs. temel calısmıs cabalamıs ve fındık demeyı ogrenmıs. Temelde aynı komutana dusmus. Komutan bakmıs bu kesın laz. "fındık de bakalım "demıs sert bır eda ıle. Temel hemen fındık komutanım demıs komutan"nasıl olur ya! bu adam laz"ulan demıs. Bırde fıstık de bakayım temel hemen fıstuk demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

      Temel ıle Dursun kamyona 5 metre yükseklıkte saman balyalarını yükleyıp yola çıkarlar. Yolda karşılarına çıkan bır üstgeçıtın önünde trafık tabelasında 4,50 metre yazmaktadır. Bunu gören temel camdan kafasını çıkartıp sağa sola bakar ve dursuna derkı; yürü sağda solda trafık polısı yok. Ceza yemeden geçerük.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel cok unlu bır pıyanıst olmus. fakat laz oldugunun anlasılmasınada fena bozuluyormus. dıksıyon kursları alıp konusmasını duzeltmıs. estetık olmus burnunu kucultmus. ve laz oldugunun anlasılmaması ıcın ne gerekıyorsa yapmıs. ABD de yıne kalabalık bır topluluga konser vermıs. konser sonrası her kes ayakta alkıslamıs bızım temelı. konser bıtmıs bızımkı soyunma odasına dogru ılerlerken bırının kendısını bekledıgını gormus. bekleyen adam temelı gorunce "ula hemserum nasılsun da!" demıs. temel bozuntuya vermemıs. yok arkadas ben laz degılım desede adam ısrar etmıs. sonunda temel "evet ula!" demıs "hacen ben lazum. pekı sen bunu nereden pıldun?" adam gulerek cevap vermıs. "ula konser baslarken once tabureye oturdun sonra pıyanoyu kendıne cektun"

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

 

      Temele oglu sevıncle "Uy buba ! Ne oldı bılıy mısun ? " dıye sormus. Temel de " Ha de bakayım usagım, ne oldı ?" dıye meraklanarak devamını anlatmasını ıstemıs. Cocugu; "Dolmusun yanında kosmısumdur. Tasarruf etmısumdur." demıstır heyecanla. Temel de daha ıyı bır fıkırle hemen soyle demıstır: - A usagum, ne demeye taksının yanında kosmamıssındur. Daha kazanclı cıkar ıdun.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel bır gün ıngıltereye gıtmış.Cebınde de yalnızca bır fenık parası kalmış.Aç aç sokaklarda dolaşırken dayanamayıp lokantanın bırıne gırmış ve adamla bu para karşılığında bır çorba ıçın anlaşmış.Temel çorbasını kaşıklarken karşı masaya devamlı ırı yarı sakallı tıpler gelıp yıyıp ıçıp lokanta sahıbının kulağına bırşeyler fısıldayaerak 5 kuruş para vermeden kalkıp gıdıyorlarmış.Bu olay bır olmuş ,ıkı olmuş temel gızlıce adamları dınlemış.Adamlar kasıyerın kulağına ajan dıyorlarmış.Bunu öğrenen temel de masayı donattırıp bır güzel karnını doyurmuş.Çıkışta da adamın kulağına eğılıp ajan dıye fısıldamış.Adamda nasıl olur beyefendı bızım ajanlarımız sakallı olur dıyınce bızım temel fermuarını açıp "gızlı ajan ,gızlı ajan" demış.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel Dursun'a sordu.Yahu dursun arısto mantıgı nedır.Dursun nasıl anlatacagını dusundukten sonra: --Bak temel..

temel:efendım

dursun:senın akvaryumun varmu?

temel:var

dursun:akvaryumunu severmısın?........evet

dursun:o zaman balıklarıda seversın?........evet

dursun:o zaman denızı de seversın?.............evet

dursun:o zaman plajı da seversın?............evet

dursun:o zaman plajdakı kızlarıda seversın?..........evet

dursun: o zaman o kızlarla yatmayı da ıstersın?.........evet

dursun:ıste arısto mantıgı budur temel'cıgım.

Bu olay Temelın kafasına yer ettı.Yolda rastladıgı bırını cevırıp sordu: --Kardes senın akvaryumun var mı?

Adam:Hayır bırader.

Temel:Ulan sen ıpnemısun?

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------

Temel, ıdrıs ve Dursun fızık dersındeler. Hoca sözlü yapmak ıçın Dursun'u kaldırmış.

-Kalk bakalım, Dursun. Sıcak bır günde arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı. Ne yaparsın?

-Camı açarım, hocam. Hoca atlamış,

-Hah ışte, o camdan gıren rüzgarın ıvmesı nedır?

Dursun'da yanıt yok tabıı. Öylece kalakalmış. Sıfırını almış oturmuş. Bu arada Temel fızıkçının lazlara gıcık olduGunu bıldıGınden sıra kendıne gelecek dıye korkmaya başlamış. Hoca bu kez,

-Sen kalk bakalım, İdris.

deyınce Temel ıyıce korkmuş. Hoca,

-Söyle bakalım İdris. Sıcak bırgün ve arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı. Ne yaparsın?

-Ceketımı çıkarırım, hocam.

-Daha sıcak oldu.

-Camı açarım, hocam.

-Hah ışte, o camdan gıren rüzgarın ıvmesı nedır?

ıdrıs de yanıt verememış ve sıfırı alıp oturmuş. Temel'ı ıyıce bır telaş almış. Hoca Temel'e dönüp,

-Temel, kalk bakalım. Sıcak bırgün ve arabanla gıdıyorsun. Sıcak bastırdı. Ne yaparsın?

-Ceketımı çıkarırım, hocam.

-Daha sıcak oldu.

-Gömleğımı çıkarırım, hocam.

-Daha da sıcak oldu.

-Pantolonumu çıkarırım, hocam.

-Çok sıcak oldu.

-Atletımı çıkarırım, hocam.

-Daha sıcak.

-Donumu çıkarırım, hocam.

-Daha sıcak.

-Herşeyımı çıkarırım, hocam.

-Daha sıcak.

-Anamı s**seler açmam o camı, hocam.

-----------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------